Yedi yılı dolan Bakan Çelik’e ne dedim?
Eski İçişleri Bakanı Mehmet Gazioğlu’nun unutamadığım bir değerlendirmesi vardır, sık sık söz etmeye çalışırım.
“Her politikacı bir gün eski olacaktır” der Gazioğlu…
“Eski bakan, eski milletvekili, eski il başkanı, eski yönetici, eski vali, eski belediye başkanı” şeklinde liste uzayıp gider!
Adalet ve Kalkınma Partisi’nin son bakanlar kurulu değişiminde Faruk Çelik ile Bülent Arınç’ın “eski olacağı” şeklindeki söylenti oldukça yaygındı.
Ankara’dan iyi bilgi alan çok iddialı gazeteciler bile, her ikisinin de Bakanlar Kurulu’nda olmayacağını yazdılar.
Doğrusu yıllardan beri en yoğun eleştirileri yaptığım Faruk Çelik için üzülmüştüm.
Bakanlıktaki eşyalarını topladığı bilgisi ulaşmıştı Bursa’ya…
Perşembe gecesi, yani liste açıklanmadan bir gün önce Bakan Çelik’in yakın arkadaşlarından Gıyasettin Bingöl’ü aradım.
Bingöl, Bakan Çelik’le konuştuğunu, odasındaki eşyaları toplandığını kendisine de ifade ettiğini söyledi.
Sonra kendi değerlendirmesini aktardı:
“Recep Tayyip Erdoğan, Faruk Çelik’ten vazgeçmez. Kendisi de inanmıyor ama göreceksin kabinede kalmaya devam edecek. Üstelik aynı göreve devam ederek!”
Gerçekten de Gıyasettin Bingöl’ün dediği çıktı.
Öyle görünüyor ki, içten içe büyük sorunlar yaşayan AKP yönetimi, hem Faruk Çelik’ten hem de Bülent Arınç’tan vazgeçemedi.
Sanırım Arınç’ın arıza çıkarmasından çekindiler.
Ancak Faruk Çelik’le ilgili böyle bir durum yok!
Başarılı bir bakandan yararlanmaya devam etmek istediler.
Faruk Çelik’in, sessiz ve derinden giden bir çalışma yöntemiyle, en dikenli sorunları bile gürültü çıkarmadan çözdüğü biliniyor.
Arınç korkudan, Çelik sevgiden kaldı denilirse abartma olmaz sanırım!
Kabinede yeniden görev aldığından dolayı tebrik ettim Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’i…
İlginç bir tesadüf Bakan Çelik, 30 Ağustos tarihinde bakanlıkta 7 yılı bitirdiğini, 8. yıldan gün aldığını söyledi.
Bakan Faruk Çelik, “Aslında ben hazırlıklıydım. Sen buraları biliyorsun, çok zor ve yorucu bir iş. Dinlenmek istedim, ilgililere de bunu bildirdim. Ama böylesi uygun görüldü. Hizmet etmeye devam edeceğim” dedi.
Çalışma Bakanı Faruk Çelik’e, “Günü gelince aramıza dönmeniz bizi mutlu edecektir. Ama bu durum farklı yorumlanacaktı. Arkadaşlarınız üzülecekti. İyi oldu, kalmanıza sevindim” dedim.
Gerçek duygularımdı bunlar…
Başarılı bakanlık döneminin yanı sıra devlet adamı kimliğiyle ve de tarafsız tavrıyla önemli hizmetlerde bulundu Faruk Çelik…
Hak ettiğini bir kez daha aldı.
Bu yazının dipnotu:
Bazı siyasetçileri daha yakından tanıyınca, Faruk Çelik’e mum olduk! Onca eleştiriye hoşgörüyle yaklaşan, her soruya sabırla yanıt veren, gazeteci azarlamayan Faruk Çelik’i Bursa gerçekten özledi.
CHP’de olsa kıyamet kopardı!
Şunu biliyoruz, AKP kadroları Ahmet Davutoğlu isminden hiç mutlu değiller!
Ama iktidarın nimetleri yok mu, hem onlar yüzünden hem de Tayyip Erdoğan’ın hatırına kimsenin sesi çıkmadı.
CHP’de olsa kargaşa çıkar, parti birkaç parçaya bölünür, 18 partili genel başkan adayı olduğunu ilan eder, delegeler birbirini boğazlar, Facebook ve Twitter savaşçıları her dakika ahkâm keserek, partinin çanına ot tıkarlardı.
AKP’de emir demiri kesti ve Davutoğlu, Başbakan ve Genel Başkan oldu!
Bu yazının dipnotu: Sık sık Tayyip Erdoğan’ın boyuyla övünen AKP’liler, Ahmet Davutoğlu’na nasıl sıcak baktılar, ayrı bir analiz konusu!
