Ana Sayfa Yüksel Baysal - Gazete Yazıları Haberden kaçan gazeteci, sendikadan korkan işveren!

Haberden kaçan gazeteci, sendikadan korkan işveren!

Önce bir gerçeğin altını çizmek gerekiyor.

Biz gazeteciler, fikir işçisi olduğumuz halde, işçilerden, emekçilerden, sendikalardan koptuk.

Artık ne sendika haberlerine yer veriyoruz, ne de işçi sorunlarına duyarlılığımız kaldı!

Eskiden sendika muhabirleri vardı.

Nerede bir direniş, grev, sendikal mücadele varsa, her gazetenin bir muhabiri konuyla ilgilenir, haber gazetelerde geniş bir şekilde yer alırdı

Şimdi ekonomi sayfaları işverenlerin reklamlarıyla dolu…

A şirketinin başarısı, B şirketinin cirosu, C şirketinin yaptıkları sayfalarda boy boy yer alırken, hakkını arayan, direnen, sendika için mücadele veren işçiler tek sütun bile haber olmuyor.

XXXXXXX

Burada biraz da kabahat sendikalarda…

Onlar da gazeteleri, gazetecileri yeterince bilgilendirmiyor.

Bir iletişim kopukluğu var.

Örneğin dün 112 gündür direnen TÜMTİS üyelerinin fabrika önündeki direnişini ziyarete, Petrol-İş Sendikası eski Başkanı Nuri Han’ın davetiyle gittim.

Hem bir gazeteci hem de Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı olarak, işçilerin haklı mücadelesinde yanlarında olduğumu belirtmek için oradaydım.

Sağ olsunlar, Cihan Haber Ajansı muhabiri Fatih Karakılıç da bize eşlik ederek, haberi tüm üyesi olduğu tüm gazete ve televizyonlara geçti.

BU ÇAĞDA BU KAFA!

Termik santralin kurulmak istendiği Demirtaş’taş, Galatasaray Kulübü eski yöneticilerinden Ergun Gürsoy’a ait bir lojistik firması var…

Yaklaşık 300 işçinin çalıştığı MEPAR adlı kuruluş, Ford Otosan ile TOFAŞ’ın araçlarını Türkiye’deki bayilere ulaştıran bir firma…

Türk-İş’e bağlı TÜMTİS adlı sendika bu işyerinde örgütlenmek için harekete geçiyor.

İşçilerin ezici çoğunluğu sendikaya üye oluyorlar…

Durumun farkın varan işveren sendikayı örgütleyen 11 işçi önderinin işine son veriyor.

İşveren bunu yaparken, yasal olmayan bir şekilde işçilerden E-Devlet şifrelerini istiyor.

İşveren o şifreyle kimlerin sendikaya üye olduğunu sorgulayarak öğreniyor.

XXXXXXX

Gerek işçilerin işten çıkarılması gerekse özel olması gereken E-Devlet şifresinin işverenin elinde olması, önce Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na ardından Bakan Faruk Çelik’e de iletiliyor.

Ne yazık ki, şu ana kadar ne bakan, ne bakanlık konuyla ilgileniyor!

XXXXXXX

Dün, Türk-İş 8. Bölge Temsilcisi Sabri Özdemir, Türk Metal Sendikası Şube başkan ve yöneticileri, fabrika önünde direniş yapan işçileri ziyaret edip, erzak yardımında bulundular.

TÜMTİS Başkanı Özdemir Aslan orada bir konuşma yaptı.

Başkan Aslan, gelişmeleri şöyle özetledi:

“Sendikal çoğunluk yazısı işverene geldikten sonra; işveren burada sendikal örgütlenmede öncülük yapan ilkin 6, sonra 5 olmak üzere 11 kişiyi işten çıkardı. Diğer çalışanlara da ‘Kimler sendikalı’ yoklaması çekerek, 20’nin üzerindeki arkadaşımızın bizzat e-devlet şifresini bizzat alarak kendisi istifa ettirdi. Bakanlıktaki üye kayıt listesini nasıl elde ettiyse listeye göre işçileri çağırarak ‘Sizler sendikalı olmuşsunuz, ya istifa edersiniz, ya da sizi tazminatsız işten çıkarırım, bununla ilgili önce açığa alıp iş vermiyor, sonra Gölcük’e gönderip eve gitmesini engelliyor. Arkadaşlarımız burada çalıştığı sürece bordroları asgari ücretten gösterildiği için çalıştıkları sürece harcırah alıyorlar. İşveren, çalışma imkanını elinden alarak cezalandırıp sendikadan istifaya zorluyor. Sendika olarak işverenle görüştük. İşveren, sendikayı tanımadığını, işyerindeki sendika örgütlenme çalışmalarının başarısızlıkla sonuçlanması için çalışacağını söyledi.”

XXXXXXX

21. yüzyılda böylesine bir işveren kafası olabilir mi?

Loading