Hürriyet Yazarı Ahmet Hakan’ı beğenerek okuyanlardanım.
Siyasal İslamcı bir çizgiden uzaklaşarak demokrat olmayı başaran nadir insanlardan biri olduğunu düşünürüm.
Ancak bazen analiz yapmadan, derinlemesine düşünmeden aceleyle yazdığı izlenimini ediniyorum.
Geçtiğimiz günlerde “Yunanistan’ın Selahattin Demirtaş’ı seçimi kazandı” başlıklı bir yorum kaleme aldı; Syriza’nın seçim zaferi için…
Oysa her iki partinin genel başkanının genç olması dışında hiçbir benzerlik yok!
***
Selahattin Demirtaş ağırlıklı olarak belirli bir etnik grubun egemen olduğu partinin genel başkanı değil mi?
Syriza’nın tüm Yunan halkının sol/sosyalist partisi…
Aleksis Çipras’ın liderliğindeki parti, olsa olsa bizim ÖDP’ye veya Birleşik Haziran Hareketi’ne benzetilebilir!
Herkesin bildiği bir gerçek, HDP içinde sol/sosyalist unsurlar olmakla birlikte ağırlıklı yapı Kürtlerden oluşmuyor mu?
Halen HDP tüm Türkiye’nin partisi olmaktan çok uzakta değil mi?
(Bakınız Selahattin Demirtaş’ın AKP, CHP, MHP İŞİD aynı safta söylemine!)
***
Bir başka nokta şu ki, Syriza lideri Aleksis Çipras, lise yıllarında önlük eyleminden başlayarak kendini kanıtlamış bir isim…
Yani arkasında başka bir güç odağı bulunmuyor.
HDP ve Selahattin Demirtaş öyle mi?
O hareketin gerçek lideri Abdullah Öcalan değil mi?
Abdullah Öcalan istese Selahattin Demirtaş’ı bir kalemde silip atamaz mı?
Açık ve net yazalım, Selahattin Demirtaş bir emanetçi, Aleksis Çipras ise bir halk önderidir.
CHP KİMİNLE İTTİFAK YAPMALI?
Yunanistan’daki solun seçim zaferinden Türkiye solcuları da ders çıkarmalı…
Elbette iki ülke birbirine benzemiyor.
Gerek demokratik gelenekleri, gerekse halkın eğitim düzeyi çok farklı…
Yine de değişim talebini ortaya koymak gerekiyor.
Değişim talebini dile getirmeyen ve de ortak hareket etmeyi başaramayan CHP veya öteki sol/sosyalist güçler seçimlerden hüsranla çıkabilirler.
Son gelişmeler gösteriyor ki, CHP ile HDP’nin ittifak yapması olanaklı değil…
Ancak, sol aydınların bir araya gelip oluşturduğu Birleşik Haziran Hareketi ile CHP’nin seçime birlikte gitmesinin önünde bir engel yok!
***
Birleşik Haziran Hareketi’nin Yürütme Kurulu’nda yer alan Merdan Yanardağ’ın sözleri bu umudu büyütebilecek gibi görünüyor.
Bakın ne diyor Yanardağ:
“Haziran Hareketi, kuşkusuz yaklaşan genel seçimlere yönelik olarak kendi siyasetini belirleyecektir. Bu siyasetlerden biri de seçimlerde ittifak yapmak olabilir. Ancak
Birleşik Haziran Hareketi’nin Kürt ulusal hareketi ile bu aşamada bir ittifak içine girmesi düşünülemez. Çünkü, Kürt ulusal hareketi Türkiye gericiliği ve AKP ile bir çözüm süreci yürütmeye çalışıyor.”
***
Birleşik Haziran Hareketi sözcülerinin durumun fakına varması çok önemli…
Şoven/ırkçı bir tutum içinde olmayan bu hareketin öncüleri de çok iyi biliyorlar ki, Kürt siyasal hareketi kendine yeni alanlar açabilmek için AKP ile işbirliğine devam ediyor.
Özgürlüklerin ve demokrasinin çanına ot tıkama sürecinin yaşandığı bir dönemde, ancak CHP ve Birleşik Haziran Hareketi ittifak yaparak, AKP’nin otoriter despotik yapı oluşturma girişimine dur diyebilirler!
