Ana Sayfa Yüksel Baysal - Serbest Yazılar Halkın hükmünü çaldınız ama tarih hükmünü verecektir!

Halkın hükmünü çaldınız ama tarih hükmünü verecektir!

Son hükmü YSK değil tarih verecek!

16 Nisan 2017 halkoylamasının sonuçları, Türkiye’nin geleceğini bırakılan yeni ve büyük bir tartışma konusudur.

Sonuçlar bir yana, genç yaşımda 12 Eylül halkoylamasına tanıklık eden birisi olarak belirtebilirim ki, çok eşitsiz bir yarış oldu.

12 Eylül cunta yönetiminden bir adım ilerde bir durum vardı.

Tıpkı 12 Eylül’de olduğu gibi iktidarın ve meydanın bütün olanakları “Evet” için seferber edildi.

(Ancak o zaman bu kadar çok para harcamamıştı cuntacı generalleri).

 

****

 

Amerika ile Rusya’nın ülkeyi bölmek için seferber olduğu böylesine bir dönemde konunun gündeme getirilmesi bile yanlıştı.

Hadi konu gündeme getirildi, bari özgürce tartışılabilseydi.

En önemlisi mutabakat aranabilseydi.

 

*****

 

Aslında sorun TBMM’de başladı.

Anayasa değişikliği gibi çok önemli bir konuda Meclis TV yayın yapmadığı gibi diğer televizyonların haber vermesinin de önü kesildi.

Oysa tüm toplumu ilgilendiren, onun için toplum sözleşmesi de denilen anayasal düzenlemeler, konu gündeme geldiği andan itibaren yoğun tartışmalara yol açmalıydı.

Belki biraz da bu yüzden Cumhurbaşkanı Erdoğan, kampanya başlangıcından epey sonra bile “Halk henüz değişiklikleri anlayamadı, öğrenince gereğini yapacak” demek zorunda kalmıştı.

 

****

 

16 Nisan öncesindeki eşitsiz yarışa karşın sandıktan birbirine yakın sonuçlar çıktı.

Avrupa Birliği’nde kalalım mı, çıkalım mı”  gibi bir konuda halkoylaması olsa, yüzde 51-49 oranı kabul edilebilir bir sonuçtur.

Ancak böylesine anayasal sistem değişikliklerinin meşruiyet alanının geniş olması isteniyorsa, halkın eğiliminin yüzde 75 ve üzerinde olması zorunlu olmasa da gelenek olarak kabul edilir.

 

****

 

Kaldı ki, oy sayım sonuçlarına ilişkin de ciddi soru işaretleri ortaya çıktı.

Partilerin itirazlarını bir kenara bırakırsak, ağırlıklı olarak hukukçulardan oluşan “Hayır ve Ötesi” grubunun yaptığı saptamalar önemli…

Uluslararası saygınlığı tartışmasız olan ve hükümetin bizzat çağırdığı AGİT raporunda da benzer ifadeleri göreceğiz.

Bakın ne diyor Hayır ve Ötesi:

298 Sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanun’un 98. ve 101. maddeleri kuşkuya yer bırakmayacak şekilde, mühürlü olmayan oy pusula ve zarflarının geçersiz kabul edilmesi gerektiğini açıklamaktadır. Söz konusu maddeler emredici niteliktedir. YSK’nın, bu konuda kendisinin verdiği onlarca kararın, 298 sayılı kanunun ve emsal AYM kararlarının arkasından dolanarak yorum yoluyla geçerlilik kararı vermesi Türkiye hukuk tarihi açısından skandal niteliğindedir.”

 

*****

 

“Mecelle’den beri kullanılan ‘usul esasa mukaddemdir’ yani ‘usul esastan önce gelir’ ilkesi yine Türk hukuk sisteminin temel direklerinden biridir. 16 Nisan 2017 tarihinde Anayasa Değişikliğine ilişkin yapılan Halkoylamasında mühürsüz zarfların kullanılması seçmen iradesinin tecelli edip etmediğine ilişkin açık bir şaibe yaratmaktadır. Mühürsüz zarflar veya pusulalar vasıtasıyla seçmen iradesinin yönünü değiştirecek bir hile yapılıp yapılmadığı bilinmemekte, dahası, YSK bu konunun incelenmesine dahi lüzum görmemektedir. Usul bu nedenle önemlidir ve YSK bunu bilmeyecek bir kurum değildir.”

 

*****

 

Hayır ve Ötesi, bu genel açıklamanın ardından çeşitli illerin adını vererek örnekler sıraladı.

Örneğin, 961 adet seçmen sandığında oyların tamamının yani yüzde 100’ünün “Evet” olması, buradan sıfır “Hayır” çıkmasının son dönemlerde hukuktaki moda deyimle “Hayatın olağan akışına ters olduğunun” altını çiziyor.

 

*****

 

Hayır ve Ötesi, ayrıca şu bulgulara da ulamış durumda:

Yapılan incelemelerde, yukarıda söz konusu edilen ve oyların tamamı Evet çıkan 961 sandığın yüzde 30’unda, seçmenlerin tamamının yani yüzde 100’ünün firesiz sandığa gittiği anlaşılmaktadır.”

 

****

 

Birkaç başka örnek de var.

Hakkari’nin Şemdinli ilçesinin Konur köyünde 7 Haziran seçimlerinde 442, 1 Kasım’da 263 oy çıkaran HDP ve CHP 16 Nisan referandumunda yalnızca 16 ‘Hayır’ oyu çıkardı.

 

****

 

Mardin Kızıltepe Yukarı Azıklı köyünde CHP ve HDP 7 Haziran’da 314, 1 Kasım’da 269 oy aldılar. Sadece bir tek hayır oyu çıktı.

 

****

 

Bir de medyaya yansımış bir korucu görüntüsü var.

Uzun namlulu silahla seçim sandığının bulunduğu okulda poz vermiş Rıdvan Işık adlı korucunun bulunduğu Muş, Hasköy, Dağdibi köyünde 1031 numaralı sandıkta 292 oyun 290’u “Evet” çıkmış…

1 Kasım’da HDP 109, CHP 3, AKP 108 oy aldığını kaydetmiş olalım.

 

****

 

Bütün bu verilerden sonra YSK, yapılan itirazları “Tam kanunsuzluk hali oluşmamıştır” diyerek, reddetti.

Artık kararı gelecek kuşakların vicdanına ve insafına bırakmaktan başka çare yok.

Tarih en doğru hükmünü verecektir.

 

 

Loading