Ana Sayfa Yüksel Baysal - Serbest Yazılar Tarih bilincinin ayaklandığı kent Tokat!

Tarih bilincinin ayaklandığı kent Tokat!

Bursa’dan, İstanbul’dan, Ankara’dan bakınca, sıradan bir kent gibi görünüyor Tokat değil mi? Asla öyle değil!” Bursa Yenidönem Gazetesi Yazarı Yüksel Baysal gitti, gördü, yazdı…

27 Nisan 2016 Çarşamba 07:22

Anadolu’nun hangi kentine gitsem, büyük bir umutla dönüyorum Bursa’ya…

Eski, pejmürde, yaşam sevinci sönmüş, sanki savaştan yeni çıkmışçasına tahrip olmuş şehirler gitmiş, onca göç vermelerine karşın diri, alımlı, silkinip ayağa kalkmaya çalışan kentler görüyorum!

Her bir ilçe tarih alanında kendine siper kazmış, oradan tüm dünyaya mesaj vermeye çalışıyor.

Doğal, tarihsel ve kültürel zenginliklerini anlatmak için çırpınıyor!

Gerçekten bu yüzyılda ülkeler değil artık kentler yarışıyor!

*****

Türkiye genelinde gazeteci örgütlerinin temsil edildiği, benim de delegesi olduğum Basın Vakfı’nın Anadolu Buluşmaları kapsamında hafta sonunu Tokat’ta geçirdim.

Kuru, cansız, dermanı tükenmiş bir şehir beklerken, bambaşka bir tabloyla karşılaştım.

Capcanlı, cıvıl cıvıl, baharın sevincinin gözlerde yankılandığı sakin bir Anadolu şehri çıktı karşıma…

Tıpkı Kastamonu, Nevşehir, Gümüşhane gibi bu kente de aşık oldum!

******

Beni en çok mutlu eden şey, Anadolu’nun genelinde olduğu gibi Tokat kentinde de tarih bilincinin adeta ayaklanmış olması…

Turizmde gelecek gören yerel yönetimler, tarihsel mirası canlandırmak için büyük bir çabanın içine girmiş bulunuyorlar.

****

Bursa’dan, İstanbul’dan, Ankara’dan bakınca, sıradan bir kent gibi görünüyor Tokat değil mi?

Asla öyle değil!

Her bir ilçesi müthiş zenginliklerle dolu, Yeşilırmak’ın kıyısında çok şirin bir kent…

Ne yazık ki, ülke genelinde Amasya bilinir ama nedense Tokat’a pek yol düşürülmez!

Oysa suyun olduğu yerde uygarlık, uygarlığın olduğu yerde de tarih, kültür ve zenginlik vardır!

Tokat’ta bunların bütünü var!

Şehir merkezinde, tepede Türk bayrağının dalgalandığı görkemli kale ile hemen onun altında, Plevne Kahramanı Gazi Osman Paşa’dan adını alan cadde üzerindeki 400 yıllık Taşhan’ı görmek için bile bu şehre gidilir!

*****

Tokat’ın ilçelerinden Zile, başlı başına bir uygarlık kenti…

3 bin civarında tescilli tarihi binası var.

Belediye Başkanı Lütfi Vidinel, iki yıl sonra sivil mimarlık örneği yapıların tamamının ayağa kaldırılacağını anlattı grubumuza, Zile Kalesi’ni gezdirirken…

Ve “Burası Safranbolu artı Beypazarı, çarpı on büyüklüğünde ayakta kalan geleneksel mimarlık yapısı var” dedi.

Tepeden “Aziz Zile”ye bakınca, Anadolu’nun bu kadim şehrindeki sadelik, güzellik, otantik havadan etkilenmemek mümkün mü?

*****

Bir başka güzel ilçe Niksar, Anadolu’nun Türkleşmesinde çok önemli rolü olan Danişmentliler’in başkentinin…

Bursa’yı çok iyi biliyorlar, tanıyorlar.

Özellikle Büyükşehir Belediyesi’nden Aziz Elbas’ın çalışmaları orada yakından takip ediliyor, örnek alınıyor.

Niksar’da, Anadolu’nun ilk eğitim kurumu kabul edilen Yağıbasan medresesinin bulunduğunu öğrenmiş olduk.

Daha da önemlisi, İznik medresesinde görev yapan Davudi Kayseri de Niksar’daki bu medreseden yetişmiş…

*****

İlginç bir tesadüf, Hürriyet gazetesinin Pazar günü yayınlanan Seyahat ekinde Kültür ve Turizm eski Bakanı Ertuğrul Günay’ın Tokat’ı anlattığı bir yazısı vardı:

Orada “Hüzünle geldim, umutla ayrıldım” diyor eski bakan…

Ben de Tokat’a giderken sıradan bir şehre varacağımı düşündüm ancak olağanüstü bir kentle karşılaştım.

Umutlarım tazelendi.

İki günlük gezi sırasında Erbaa’yı, Almus’u, Kızıldere’yi görme şansımız olmadı!

Yeniden ve mutlaka Tokat’a gitmeyi hayal ederek Roma’nın en önemli kralı Jul Sezar’ın Zile’de söylediği ve hâlâ orada taş kitabede yazılı bulunan “Veni, Vidi, Vici” sözünü biraz değiştirirsem:

Gittim, gördüm ve yazdım!

 

Loading