Ana Sayfa Yüksel Baysal - Serbest Yazılar 1 Mayıs’ı kimler kutlamadı?

1 Mayıs’ı kimler kutlamadı?

1 Mayıs’ta Bursa’da alandaydım. Solun bütün renklerinin bulunduğu, yüz çiçeğin açtığı bin ayrı fikrin yarıştığı bir platformdu adeta…

CHP, TİP, Yeşil Sol Parti, Emeğin Partisi, Sol Parti, DİSK, KESK, TMMOB, Türk Tabipler Birliği, TÜRK İŞ Konfederasyona bağlı TÜMTİS Sendikası ile Bursa Barosu’nun yanı sıra akademik odaların temsilcileri, adını söylemekte zorlandığım küçük sol grupların hepsi oradaydı.

En dikkat çekici gruplardan biri de iktidara yakın Hak-İş’e bağlı Öz-İplik-İş Sendikası’ydı.

Özellikle Barutçu Tekstil’de örgütlü işçiler alandaydı.

****

Yok edilen Atatürk Stadyumu’nun bulunduğu yerden başladı toplanma…

Polis sözcüğün gerçek anlamıyla sıkı güvenlik önlemleri almıştı.

En kalabalık grup Cumhuriyet Halk Partisi’ydi.

İl Başkanı Turgut Özkan, Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem ile Nilüfer İlçe Başkanı Fırat Yılmaz kortejin tümünü dolaşarak selamlaştı.

****

En kalabalık gruplarından biri de Türkiye İşçi Partisi’ydi.

TİP Senin, 1 Mayıs senin” pankartı altında yürüdüler.

En renkli gruplardan biri son dönemlerde eylemleriyle ön plana çıkan staj mağdurlarıydı.

Şimdi bana kaybolan yıllarımı verseler” yazılı döviz eşliğinde yürüdüler.

****

1 Mayıs artık gelenekselleşti. Baharın gelmesiyle birlikte güzel bir havada işçiler, emekçiler, beyaz-mavi yakalılar, birlik, dayanışma ve mücadele gününü olaysız, barışçıl bir şekilde kutladılar.

****

1 Mayıs AK Parti döneminde resmi bayram yapıldı.

Her ne kadar Tayyip Erdoğan, “Bunu ben yaptım” dese de o işin mimarının Faruk Çelik olduğunu, bir hakkı teslim etmek açısından kayda geçireyim.

AK Parti 1 Mayıs’ı resmi bayram ilan etmesine karşın bu bayramı kutlamadı. MHP’yi bir kenara bırakıyorum da Bursa Valiliği ile Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin 1 Mayıs’la ilgili tek bir paylaşımının olmamasına ne demek lazım?

****

Bu yazının dipnotu: 1 Mayıs yürüyüşünde Çağdaş Gazeteciler Derneği’ni pankartı yoktu ama boyun eğmeyen gazeteciler olarak oradaydık. Raif Kaplanoğlu, Necati Kartal, Zafer Opsar, Bülent Sezgin, Burak Demirci, Rabia Deniz, Yunus Can Topaktaş, Sibel Kahraman, Kemal Cankaya, Pelin Akdemir, Zeynep Çelik, Serhat, Ebru Taşdemir, Onuralp Özalp ile Çağla Şahin yürüyüşe katılan arkadaşlarımızdıAyrıca Ozan Kaplanoğlu, Hatice Nur Derya gibi görev yapan arkadaşlarımız da vardı.

SİZİN HİÇ ENGELLİ ÇOCUĞUNUZ OLDU MU?

1 Mayıs yürüyüşünden apar topar çıktım, TÜYAP Bursa Fuarı’na gittim. Çok önceden ayarlanmış bir söyleşinin yöneticiliğini yaptım.

Edebiyatçılar Derneği Bursa temsilcisi de olan Muhsine Arda’nın “Beşibiryerde” adlı romanı konuştuk.

O romanla ilgili 2020 yılında şunları yazmıştım:

Çok farklı, çok özgün bir roman okudum.

Daha doğrusu roman mı okudum, beş kadının, beş ayrı yaşam öyküsünde acılarını, çaresizliklerini mi yaşadım, bilemedim!

Otistik, Down sendromlu, engelli çocuk doğuran beş annenin hikayesi aslında yanımızdan akıp giden yaşamlarda var; biz farkında değiliz.

 Muhsine Arda, ‘Beşibiryerde’ romanıyla yanı başımızda yaşanan acıları çok özel bir kurguyla roman haline getirdi.

Yazarın anlatımı o kadar gerçekçiydi ki, yapıtı okuyup sonuna doğru yolculuk yaparken aklımda hep şu soru vardı, acaba Muhsine Arda’nın engelli bir çocuğu mu var/dı?

Özel eğitim vermeyen ya da özel deneyimi olmayan birinin sorunları bu kadar içselleştirilmesi olanaksız gibi geldi bana

Tıp terimleri de kullanılmış romanda üstelik rahatsız etmeden, bilgiçlik taslamadan yapılmış bu iş…

Teknik bilgiler yedirilmiş romanın içine; akış ve heyecan bozulmadan…

Bu kadar bilgiyi ancak bir anne duyarlılığı elde edebilir diye düşünmeden edemedim. Ta ki, kitabın sonunu okuyana, kahramanların bir hayal ürünü olduğunu öğrenene dek…

Mekanlar doğru, bazı isimler gerçek…”

****

Muhsine Arda, kitabın yazılış serüvenini anlattı. Bir bilim insanı titizliğiyle araştırdı, bir araştırmacı gazeteci gibi otistik çocuğu olan anneleri buldu.

Hekimlerle konuşarak ortaya müthiş bir yapıt koydu.

Yazar Muhsine Arda, anne ve çocuk sahibi olmadığını ama konuyu derinlemesine araştırdığını söyledi.

Yazar Arda’yı buna iten “empati” duygusuydu. Çocuğu otistik, engelli olan annelerin durumlarını anlama ve anlatma çabasıydı.

Söyleşinin sonunda Edebiyatçılar Derneği Başkanı Gökhan Cengizhan ile Genel Sekreter Kevser Atay, Yazar Muhsine Arda’ya bir plaket sundu.

Loading