Ana Sayfa Yüksel Baysal - Serbest Yazılar Adam kaybetti

Adam kaybetti

En son söyleyeceğimi en başta belirteyim…

Baharı bekleyen kumrular umdukları bahara ulaşmamış olabilirler ama unutmayalım ki demokrasiye zor, dolambaçlı ve zahmetli yoldan gidilir.

Kurtarıcıların bahşettiği demokrasi gün gelir elinizden alınır, seyredersiniz.

Ancak kendi elinizle uzun yılların emeğiyle kurulan yapıların değeri olur, korumaya çalışırsınız.

****

Daha önce de yazmıştım, dün umutsuzluk içinde kıvranan sevdiğim bir arkadaşıma anlattım.

12 Eylül öncesinde sosyalist gençler olarak küçücük Rize’de yüzlerce insanla birlikte yürüyüşler yapıyorduk.

Pek çok sosyalist grup vardı; bir miting yapıldığında Rize’de, Trabzon’da, Samsun’da binlerce insan alanlarda oluyordu.

Türkiye genelinde milyonlarca solcu, sosyalist vardı. CHP birinci partiydi.

12 Eylül oldu, generaller yönetime el koydu; 2 yıl sonra anayasa referandumu yapıldı.

Kenan Evren’in anti-demokratik anayasasını halkın yüzde 92’si onayladı.

Büyük hayal kırıklığı yaşadık. Umutsuzluk kapımızda belirdi, havada kara bulutlar dolaşmaya başladı.

“Bu ülke adam olmaz, demokrasi, eşitlik, özgürlük idealleri bu topraklar için geçerli olmaz” dedik.

Aradan sadece 30 yıl geçti, Kenan Evren yargılandı, ceza aldı, öldüğünde cenazesinde kimse yoktu.

Toplum Kenan Evren’i de onun anayasasını da aşmayı bildi.

****

Öyle görünüyor ki bu seçimde Türk toplumu korkuları doğrultusunda oy kullandı. Daha doğrusu korkularının esiri oldu.

Seçmen, Osmanlı’dan beri bölüne bölüne kalan Anadolu topraklarının bölünmesine gidebilecek sürece karşı oy kullandı.

İlerde çok büyük sıkıntılara yol açacak (Bakınız günümüzde Bulgaristan) Yeşil Sol Parti’yi anahtar parti yapmadı.

Türk halkı, milliyetçilik, yer yer ırkçılık üzerinden yapılan propagandanın etkisinde kaldı.

Apo’yu serbest bırakacaklar” yalanı etkili oldu.

***

AK Parti yüzde 35’e geriledi ama buradan kaçan oyların tamamı MHP ile Yeniden Refah Partisi’ne gitti.

CHP ile ittifak yapan DEVA, Saadet, Gelecek ve Demokrat Parti yeterince etkili olamadı.

CHP’nin kısmi oy artışının nedeni 2011 seçimlerinde MHP’ye, 2014-18 seçimlerinde HDP’ye verilen ödünç oyların geri gelmesiydi.

****

CHP’lilerin kendilerine sorması gereken bir başka soru, Kemal Kılıçdaroğlu’nun doğru aday olup olmadığı?

Toplumun istediği değil topluma dayatılan aday ancak bu kadar destek bulabildi.

Bu görevi en iyi yapacak adayın Kemal Kılıçdaroğlu olduğunu kaydederek yaptım bu saptamayı…

***

Muharrem İnce küçümsendi, kenara itildi. Nasılsa seçmen sandıkta birleşmeyi sağlar sanıldı. Oysa Muharrem İnce, CHP seçmeninin bir kısmının eğilimini (Atatürkçü) temsil ediyordu.

Süreç kötü yönetildi, kaş yapayım derken göz çıkarıldı. İnce’ye gidecek oylar ya Sinan Oğan’a ya Tayyip Erdoğan’a gitti.

***

Sonuç adam kaybetmekle kalmadı, Türkiye’nin yüzde 45’ine de kaybettirdi.

Elbet bu sonuç dünyanın sonu değil ancak ama umutlar bir başka bahara kaldı.

Umuyorum ve inanıyorum ki o bahar çok uzakta değil…

SANDIKTAN 13 PARTİ ÇIKTI

TBMM’ye AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti, Yeşil Sol, TİP, DEVA, Gelecek, Saadet, Yeniden Refah, DP, HÜDAPAR ve DSP olmak üzere 13 parti girmiş oldu.

Çok renkli bir TBMM olacak.

BANA KİMSE BUNDAN SONRA ÖNSEÇİMDEN SÖZ ETMESİN

Evet, açıkça yazıyorum. Bursa’da en kötü listeyi AK Parti yaptı. İktidar partisinin oyu yüzde 46’dan 38’e düştü ama AK Partililer bile seçmenin listeye daha büyük ceza kesmesi gerektiğini düşünüyordu.

Yine de orada bir akıl işledi ve birinci bölgenin beşinci sırasına Dağlı bir ismi, Mustafa Yavuz’u yerleştirdi. Avukat Yavuz, iktidar sever Dağlıların oyuyla TBMM’ye gitti.

****

Benzer bir aklı MHP kullandı.

Sinan Ateş cinayeti nedeniyle (taziye dilemediği için) tepkilerin hedefi olan İsmet Büyükataman, listenin ikinci sırasına yerleştirdiği Ahmet Beygirci ile öyle bir hamle yapmış oldu ki, MHP bu ilçede yüzde 20 oy almayı başardı. Bu da Büyükataman’ın kıl payı Meclis’e gitmesinin önünü açtı.

Bu arada yeri gelmişken belirteyim, Sinan Ateş cinayetinin seçimde bir etkisi olmadı.

****

İkinci en kötü listeyi CHP yaptı. Ödül vermedi, ceza kesti ama yine de vekil sayısını 5’den 6’ya çıkardı.

Gerçi ikisi ayrılacak, 4 vekil kalacak.

CHP Genel Merkezi Bursa’nın dengelerini hesap etmeden, bir akıl kullanmadan alel acele yaptığı listenin sonucunu gördü.

***

En iyi listeyi İYİ Parti yaptı. Binlerce üye sandık başına gitti. Genel Merkez de çıkan önseçim kararına uydu.

Sonuç, İYİ Parti bir önceki seçimde olduğu gibi her iki bölgeden birer milletvekili çıkardı.

Parti içi demokrasiden söz edenlere bundan sonra itibar etmeyeceğim, bilesiniz!

Bu yazının dipnotu: 21 yıldır süren dibi görünmeyen kuyudan çıkamadık. Belki diğer kuyunun da dibi belli değildi ama en azından denemeye değerdi.

Loading