Milli Eğitim’de kendi atadıkları İl Milli Eğitim Müdürü Serkan Gür’ün döneminde yaşanan yolsuzluklara karşı AK Parti Milletvekili Osman Mesten, “İslam düşmanları, görevden el çektirilen il Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Necdet Sezer’le uğraşıyor” demiş birkaç yerde…
Aslında sadece o değil, AKP iktidarına yönelik her eleştiriyi “İslam düşmanlığı” gibi niteleyen çok…
Bilmiyorum kimi kast etti Osman Mesten ama bu konuda yazı yazan biri olarak diyebilirim ki ben İslam düşmanı değilim, aksine 28 Şubat sürecinde başörtüsünü savunmuş, daha ötesi o dönem Bursa’da kurulan, kapatılma tehlikesi altında olan İlim Yardımlaşma Vakfı’nın geçici olarak başkanlığını üstlenmiş biriyim.
Ömrüm boyunca demokrasiyi, insan haklarını, hukukun üstünlüğünü savundum.
Ergenekon tertipleri sırasında AK Parti liderinin zırhlı Mercedes verdiği Zekeriya Öz’ü eleştirmiş (Şahidim amca oğlu Yusuf Öz ve yazılarımdır) biriyim.
İslam düşmanlığı laflarına aldırmadan Fethullahçı çetenin kumpaslarına karşı yazı yazmış bir gazeteciyim.
****
Lafı eğip bükmeden size bir başka “İslam düşmanı(!)” milletvekilinin söylediklerini ve sonra da sorularını aktarmak istiyorum.
Prof. Dr. Yüksel Özkan, Bulgaristan göçmeni bir vekil…
Türklüğü ve Müslümanlığı savunmak için kurulan Bal-Göç’ün eski genel başkanı…
Bugün de ülkenin çıkarlarını dünyanın pek çok yerinde savunmak için yoğun çaba gösteriyor.
Bakın TBMM’de neler söyledi Bursa İl Milli Eğitim’deki yolsuzluklara ilişkin:
“Daha önce Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde gündeme getirdiğimiz, Bursa İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ndeki çadır skandalından sonra gördük ki, çadırın altında iddialardan çok daha büyük yolsuzluk ve usulsüzlükler varmış. İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nde yaşanan inşaat yolsuzlukları nedeniyle beş ayrı soruşturma açılmış ve bazı personeller açığa alınmış. İl Milli Eğitim Müdürü Hatay’a gönderilmiş ve daha sonra da görevden alınmıştır.”
YIKILMASI GEREKEN OKULLARA GÜÇLENDİRME! Prof. Dr. Yüksel Özkan, depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkılması kararlaştırılan 8 okuldan 2 tanesine güçlendirme çalışması yapıldığına dikkat çektikten sonra “Bu 2 okulun güçlendirilmesi için
harcanan paranın okulların yapım maliyetini aştığı iddiaları var. Yıkım kararı alınan okullara hangi amaçla ve kimler tarafından güçlendirme kararı verilmiştir” diye sordu.
YANDAŞ FİRMALARA BALLI İHALELER!
Bursa’da depreme dayanıksız okulların yeniden yapımı için 3 milyar lira bütçe ayrıldığını, ancak ihalelerin 2017 yılından bu yana rekabet temelli şeffaflık içinde yapılması gerekirken ‘Pazarlık usulü’ ve ‘Doğrudan davet’ usulü ile adrese teslim yapıldığı iddialarına değinen Özkan, bu 3 milyar liralık bütçenin 1,5 milyar lirasının yandaş firmalara verildiğini öne sürdü.
Yüksel Özkan şöyle devam etti:
“Hayat Boyu Öğrenme Hizmeti Müdürlüğü, gerekli olan ihtiyaçlarını satın alması için, Bakanlık bürokratları tarafından yıllardır aynı firmalara yönlendirildiği iddia edilmektedir. Burada dikkat edilmesi gereken önemli bir detay var. Bu adrese teslim ihaleleri geçmişte FETÖ bağlantısı olan ilçe ve il müdürlüklerinde ve Milli Eğitim Bakanlığı’nda görev yapan bazı bürokratlarının yönettiği iddiaları durumu daha da vahim hale getirmektedir.”
HURDALARI BİLE SATMIŞLAR!
Yıkılan okullardaki hurdaların prosedür olarak HEK’e (kullanılamaz durumdaki malzeme, araç, gereç, hurda-enkaz-köhne) ayrıldıktan sonra Makine Kimya Enstitüsü’ne gönderilmesi gerektiğine dikkat çeken Özkan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Okullardaki kazan daireleri başta olmak üzere tüm hurdalar milyonlarca liraya satılmış ve birilerine usulsüz kazanç sağlanmış. Ortada büyük bir yolsuzluğun olduğu gerçektir. İvedilikle konunun üzerine gidilmeli ve gerekli soruşturmalar derinleştirilerek aydınlığa çıkartılmalıdır. Bursa kamuoyu adına biz de sürecin takipçisi olacağız.”
İŞTE O SORULAR!
CHP Bursa Milletvekili Yüksel Özkan, bu açıklamaları yaptıktan sonra Milli Eğitim Bakanı Mahmut Özer’e şu soruları yöneltti:
1-Bursa’da yıkılması gereken okullar listesinde yer alan 8 okula neden güçlendirme yapılmıştır?
2-Bu okullardan 2 tanesinin güçlendirilmesi için harcanan paranın tüm okulların yeniden yapılabilmesi için gereken tutara eşit olduğu doğru mudur?
3-Bursa’da depreme dayanıksız okulların yeniden yapımı için 3 milyar lira bütçe ayrıldığı, ancak 2017 yılından bu yana 7144 ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu’nun 21/B maddesine göre ‘Pazarlık usulü’ ve ‘Doğrudan davet’ usulü ile adrese teslim ihaleler yapıldığı doğru mudur?
4- ‘Pazarlık usulü’ ihalelerde yaklaşık 1,5 Milyar Lira harcandığı doğru mudur?
5- Yıkılan okullarda bulunan hurdaların HEK’e çıkarılıp Makine Kimya Enstitüsü’ne gönderilmediği, bazı kişiler tarafından 3. şahıslara satıldığı doğru mudur? Yıkılan okullarda, aralarında kazan dairesi gibi hurdaların da bulunduğu malzemelerin milyonlarca liraya satıldığı doğru mudur?
6- Hayat Boyu Öğrenme Hizmeti Müdürlüğü’ne gerekli olan ihtiyaçların, Genel Müdürlük bürokratları tarafından yıllardır aynı firmalardan alınması için yönlendirildiği doğru mudur?
****
Bu sorulara mutlaka yanıt verilmelidir. Soruların kendisinin de yanıtlarının da İslam düşmanlığıyla ilgisi yoktur, tam tersine hak ve adalet için insani ve İslami sorulardır bunlar…
****
Bu yazının dipnotu: Depremin en yıkıcı anında Hatay’dan Bursa’ya gönderilen İl Milli Eğitim Müdürü Seyit Ali Büyük’ün yaptığı atama operasyonları da işe yaramayacak, 14 Mayıs’tan sonra o dosyalar açılacak.
