Ağustos bu topraklarda yaşayan herkes için (eğer hain değilse) çok önemli bir aydır.
Türklerin Anadolu’da tutunmasının, son kalenin savunulmasının, ardından (Düşman demiyorum) işgalcilerin kovulduğu aydır.
Genellikle, ikisi de aynı tarihlere denk geldiği için Sakarya Meydan Muharebesi ile Başkomutanlık (Dumlupınar) Meydan Muharebesi birbirine karıştırılır.
*****
Sakarya Meydan Muharebesi 23 Ağustos 1921 yılında başladı, 13 Eylül’de sona erdi.
22 gün 22 gece sürdü.
120 bin kişilik, son teknolojik silahlarla donatılmış Yunan ordusuna karşılık Türk ordusu 96 bin 326 erle savaştı.
100 kilometrelik bir cephede savunma yapıldı.
Top sesleri Ankara’dan duyuldu.
Tarihçi İlber Ortaylı o büyük savunma mücadelesi şöyle özetledi:
“Türkiye tarihi açısından en kanlı ve en inatçı direnişti, 100 kilometre genişliğindeki cephede atılan topların sedası yer yer Ankara’da bile duyuluyordu.”
(Atatürk ve Dünyası, Kronik Yayınları, Sayfa 200).
****
Bursa’dan Ankara’ya gidenler bilecektir, Eskişehir’den başlayan direniş cephesi Polatlı’ya kadar geniş bir alana yayıldı; çok şükür ki işgalciler başkentimize giremedi.
O anda Ankara’da olduğunuzu düşünün, 120 bin PKK’lı terörist ordunuzla çarpışıyor, neler hissedersiniz!
Fesli Kadir, Halil Konakçı gibileri bu duyguları anlar mı bilemiyorum?
****
22 gün 22 gece kıyametin koptuğu o topraklardan biz şimdi çok kolay geçip gidiyoruz; üstüne bastığımız toprağın altında yatanları düşünmeden!
Bu savaşın sonrasında Atatürk’e ‘Gazi’ ve ‘Mareşal’ unvanı verildi.
****
Sakarya Meydan Savaşı bir savunma harbiydi.
Bir yıl sonra 26 Ağustos 1922’de Afyon Kocatepe’de başlayıp, 9 Eylül’de İzmir’de son eren savaş, Türklerin taarruzuydu.
Bu kez düşman güçleri 225 bin kişiydi.
225 bin teröristin Ege’den başlayarak, Batı Anadolu’ya yayıldığını düşünün, hayal edin… İngiliz silahlarıyla donanmış orduya karşı Türk ordusu büyük bir savaşım vererek, işgalcileri Anadolu’dan söküp attı.
****
Bu savaşın önemini anlatmak için sözü yine İlber Ortaylı’ya bırakıyorum:
“26 Ağustos 1071 Türklerin Anadolu’ya giriş tarihidir. 26 Ağustos 1922 ise Anadolu’dan asla çıkmayacağımızın belgesidir.”
(İlber Ortaylı, Atatürk Ve Dünyası, Kronik Yayınları, Sayfa 205).
DEĞİŞİM RÜZGARI NİLÜFER’İ DE SARDI!
Bugün CHP Nilüfer İlçe Kongresi oldukça heyecanlı geçti. Hem Fırat Yılmaz hem de Özgür Şahin yüksek tempolu birer konuşma yaptı.
Özgür Şahin’in konuşmasında “Bu partide basamakları çıkarken, bunu kişisel zenginleşme aracı olarak kullanmadım.” vurgusunu yaparken Fırat Yılmaz, “Ben belediye başkan adayı değilim, ilçe başkanı adayıyım. Gelecekte ise il başkanı adayı olacağım. Bu partide ön seçim isteyen tek ilçe başkanıyım.” dedi.
CHP’nin Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mustafa Bozbey ise “2015’te yüzde 42’lere çıkmış oyumuzun son seçimlerde 36-37’lere gerilemiş olmasını başarı olarak sayamayız.” şeklinde konuştu. Nilüfer Belediye Başkanı Turgay Erdem de Türkiye’nin en başarılı 10 ilçesinden birinin Nilüfer olduğuna dikkat çekti.
CHP Nilüfer İlçe Başkanı 197’ye karşı 201 oy alan Özgür Şahin oldu.
