Ana Sayfa Yüksel Baysal - Serbest Yazılar Bir Kumarbazın Ölüm Kılavuzu!

Bir Kumarbazın Ölüm Kılavuzu!

Muhteşem bir oyun izledik.

Nilüfer Belediyesi Kent Tiyatrosu harika bir iş çıkarmış…

Dev bir kadronun arka planında yer aldığı “Bir Kumarbazın Ölüm Kılavuzu” adlı tek kişilik oyunda İbrahim Ersoylu sahnede adeta devleşti, yıldızlaştı.

Aman Allah’ım, o nasıl bir oyunculuk, o nasıl bir ezber, o nasıl bir performans?

Rahat koltuklarında oturan seyircilerin her birinin gözünün içine baktı, gönlüne girdi, sonuç olarak ayakta alkışlanmayı anasının ak sütü gibi hak etti.

İbrahim ERSOYLU

****

Nilüfer Belediyesi Nazım Hikmet Kültürevi sahnesinde pek çok oyun izledim ama diyebilirim ki en iyisi buydu.

Sadece ben mi böyle düşündüm?

Hayır!

Tiyatrodan çıkan herkes büyülenmiş gibiydi.

İki ustaya sordum, biri Bursa Devlet Tiyatrosu eski Müdürü Ömer Naci Topçu, ötekisi Bursa tiyatro tarihini yazan, hemen her oyunu izleyen Uğur Ozan Özen

Ömer Naci TOPÇU

İşin uzmanı olmadığım için tanıdığım ustalara oyun sonrası aynı soruyu sorarım, “Nasıl buldunuz?” diye…

Bazen tereddüt ederler, emeğe saygısızlık olmasın diye açık konuşmazlar ama anlarım eleştirileri olduğunu…

Bu kez ağız dolusu “Çok iyiydi” dediler.

****

Kazanmak yok.

Sıradan, sıra dışı hayatlar sürdürüyoruz.

Servet yok.

Tekrar tekrar havaya atılan madeni paralarız.”

****

Oyunun içeriğini özetleyen şiirsel bu anlatımı tamamlayan Yönetmen Güray Dinçol’un şu sözleriydi:

Zamana, dünyaya, ölüme meydan okuyan küçük kahramanlara ihtiyacımız var.

Umuda, neşeye, hikayelere, düş kurabilmeye….

Gerçeğin o yıkıcı koyuluğuna direnen renkleri arıyor o gözlerimiz. Neşeyi, coşkuyu, aynı şeye bakıp aynı anda gülebilme becerimizi, yan yana göz yaşı dökebilme özgürlüğümüzü…

21. yüzyılın ilk çeyreği biterken her şeyin inanılmaz bir hız ve acımasızlıkla değiştiği bu zamanda, insanın kendine ve dünyaya yaptığı zulmün bedellerini ödeyen ve her şeye rağmen direnen küçük insanlar var.”

Güray DİNÇOL

****

İşte o küçük insanlardan biri anlatılıyor Bir Kumarbazın Ölüm Kılavuzu’nda…

İngiliz Yazar Gary Mcnaır, 1966 Dünya Kupası’nda bahis oynayarak bir servet kazanan oyunun kahramanı kumarbaz Arcehie’nin yaşam öyküsünden bir kesiti, torununun ağzından anlatıyor.

Dram ve komedinin birleştirildiği oyunda kanseri yenmek üzere bütün parasını yeni bahse yatıran kahramanın hazin sonuna doğru giderken düşündüklerini, torunun bakış açısındaki değişimi de izleme olanağı buluyoruz.

****

Bana göre üç konu öne çıkıyor oyunda…

Birincisi, umut ve inat; kazanmaya dair umut, yaşama tutunmaya dair inat…

İkincisi, kumarbazın kazananının olmayacağı; yaşamın bir kumar olduğu…

Üçüncüsü, dededen toruna aktarılacak bir öykünün olması…

Bunlar benim çıkarımlarım, bence mutlaka oyunu izleyin, kendi bakış açınızı, çıkarsamalarınızı oluşturun derim.

Garanti ediyorum asla pişman olmayacaksınız!

Loading